2 Haziran 2011 Perşembe

ağrı dağı NEREDEN GELİYOR

Ağrı Adı Nereden Geliyor?


Ağrı Dağı' nın adı zaman zaman değişik söylenmiştir.


Çeşitli tarihlerde Ağrı’ ya Argı, Han Argı, Argurı, Arkuru, Ark Dağı, Argı Dağı denilmiştir. Selçuklular buraya yerleştikten sonra Eğri Dağ, bilahare Ağrı Dağ adını aldı. Zamanla Ağrı Dağı, şekline dönüştü. Halk bazen Kire/Kıra olarak da ad vermektedir.


1938’ den beri İl, sınırları içindeki Türkiye’ nin bu en yüksek dağı olan Ağrı Dağı' na izafeten Ağrı olarak isimlendirilmektedir.


Urartu adının bu kavme, güneydeki Samiler tarafından verildiği ve bunun "Ur-Ar-tu" (Yukarı ülke, yüksek memleket) manasına geldiği ileri sürülmektedir. Hatta bu isimdeki "Ur" (yukarı, yüksek) kelimesinin Sümerce’ den geldiği ve Akadlılar' ca Dicle- Fırat yukarılarının "Yukarı Memleket" manasına böylece anıldığı kanaatine varılmıştır. Bu yüzden, Urartu ülkesinin en yüksek dağlarına da "Ararat Dağları" isimleri verilmiş bulunuyor. Sonradan Musevilerle, Hıristiyanlar Tevrat' tan alarak bu adı Ağrı Dağı' na alem etmişlerdir.


Küçük Arsaklı Devleti zamanında memleket başlıca 15 eyalete ayrılmış; bunlardan hükümdarların yazlık ve kışlık başkentlerinin bulunduğu yukarı Aras Boyu ve Ağrı Dağı çevresinde Ararat Eyaleti adı verilmiştir.


Anlaşılacağı gibi; Ararat, Ağrı Dağı' nın adı değil, bu bölgenin Urartu ve Arsaklılar zamanındaki adıdır. Ağrı Dağı' nın eski Türkçe’ de "yüksek" anlamına gelen Ağrı ve Ağru kelimesinden geldiği öne sürülmektedir. Ayrıca Ağrı kelimesinin Arapça’ da “muhteşem” anlamındaki ağra ile ilgili olduğu da belirtilmektedir. Bu adlar, zamanla söylene söylene halk arasında Ağrı Dağı olarak benimsenmiştir.


Büyük Ağrı Dağı


Büyük ve Küçük Ağrı Dağları; Türkiye, İran ve Nahcivan devlet sınırlarının birleştiği bir noktada yer alır. Küçük Ağrı doğuda, Büyük Ağrı Dağı batıdadır. Her ikisine birden Ağrılar denir. Doğubayazıt ovasının kuzeyinde, ilçe merkezine 15 km. uzaklıktadır. Ana kütleyi Büyük Ağrı oluşturmaktadır. Her ikisinin yamaçlarında oluşmuş pek çok parazit koniler vardır.


Türkiye’ nin en büyük dağı olan Büyük Ağrı Dağı (5137 m.) solmuş volkanik bir yanardağdır. Ağrı Dağı, Aras Güneyi Dağı' nın ucu ile bağlantılıdır. Ağrı Dağı ile bu sıra dağı birbirinden Pamuk Gediği ayırmaktadır ki, Doğubayazıt-Iğdır karayolu buradan geçer.


Ağrı Dağı' nın kuzey batısındaki Iğdır Ova' sından yüksekliği 4500 m. güneyindeki Doğubayazıt düzlüğünden nisbi yüksekliği 3400 m. dir. Bu fark Iğdır Ova' sının çukurda oluşundandır.


Ağrı Dağı, küçük tepeler teşkil etmeden, birbirine tek başına yükselerek dünya volkanlarının en görkemlisi olmuştur. Dağın zirvesinde kar ve buzlarla kaplı bir krater vardır. Bundan örtülü dağın tepesi yaz-kış devamlı karla kaplı olarak beyaz görünür. Büyük Ağrı’ nın üzerini bulut örter ve tepe tarafına yazın dahi kar ve yağmur yağar.


Ağrı Dağı yaklaşık 17 km. yarı çapında bir taban üzerine oturmuştur. 1188 km2 yer kaplamaktadır. Çevresi 128 km. dir. Dağın tepe tarafı üç çataldır ve en yüksekliği Iğdır’ a bakandır. Kar sınırı 4000-4500 metreden başlayan dağ, geniş bir alana egemen olduğu için, Karaköse’ nin bir çok yerinden, Iğdır ilinin ve Nahçıvan’ ın her tarafından, Van, Erzurum, Kars, Ermenistan ve İran’ ın yüksek yerlerinden görülebilir. Bu dev kütlenin yakından görünüşü heybetli ve etkileyicidir.


Dağ bir sünger gibi kendi suyunu kendi içine çekerek emer. Dağın emdiği suların bir kısmı Serdarbulak, Yakup, Örtülü ve Topçatan kaynakları ile dışarı çıkar. Ancak yarık bulamayan kar suları dağın eteklerine doğru akar. Dağ eteklerine yaylaya çıkan göçebeler, dağda çok sayıda bulunan evcil ve yabani hayvan bu sulardan faydalanır.



Ülke turizmi yönünden büyük bir öneme sahip olan; her zaman karlı, her zaman dumanlı... Onun başı hep göklerde... Büyüleyici beyaz zirvesi sonsuza asılmış bir bulut gibi ve yeryüzünden tamamen kopmuş görünen efsane Ağrı Dağı, türkülere sinmiş, aşıklara ilham kaynağı olmuş...


Büyük Ağrı’ nın kuzey yamacında ve 4000 m. yükseklikte Küp Gölü adında bir karakter göl vardır.


Dağın zirvesinde Ağustos ayında bile ısı –6 dereceden aşağı düşmez. Yaz mevsiminin sıcak günlerinde normal ısı 0’ ın altında -6, -10 arasında olur. Yaylası bol, otlaklarının her mevsimde otları görünür. Ağrı Dağı' nın yamaçlarında ağaçsı bitki örtüsünün çok seyrek olduğu dikkati çeker. Bazı kesimlerde bodur huş ağaçlarına ve ardıç çalılıklarına rastlanır.


Kışın Doğubayazıt Ovası karla örtülü olduğu halde, Ağrı Dağı' nın güneydoğu, güney ve güneybatı yamaçlarında kar tutmayan pek çok yer vardır. Kışın buradan “kışlak” olarak kullanılıp koyun otlatılır. Bilhassa inek vadisindeki mağaralar, yüzlerce koyunu barındırabilecek genişliktedir.


Tarihi belgeler, Dede Korkut Hikayeleri ile İstahri ve Mukaddesi gibi Arap yazarlarının verdikleri bilgilere göre, önceki yüzyıllarda Ağrı yamaçlarının ormanlarla örtülü olduğu anlaşılmaktadır. Günümüzde iyice çıplak bir durum kazanan Ağrı Dağı' nın etekleri, çevresine tespih taneleri gibi dizilen köylerde çok sayıda beslenen hayvanlara aşırı otlama yüzünden iyice çoraklaşmakta, hatta erozyon baş göstermektedir. Hafif bir rüzgarda Örtülü, Çiftlik, Türkmen ve Gölyüzü Köyleri çevresinde kum fırtınası başlamaktadır.


Küçük Ağrı Dağı
Ağrı Dağı' nın volkanik kütlesi temelde birdir, sonradan iki büyük koniye ayrılır. İşte bu konilerden doğudakine Küçük Ağrı Dağı adı verilir.

Büyük Ağrı Dağı’ nın hemen yanı başında yükselen Küçük Ağrı Dağı, oluş ve yapı bakımından Büyük Ağrı Dağına’ ya benzer. Bu diğerinin tersine sivridir, tam bir konik çadır şeklindedir. Küçük Ağrı Dağı daha sivri, büsbütün susuz ve çıplaktır. Her iki volkan dağın doruk çevresinde dört yana doğru derin sarp yamaçlı ve dar vadiler uzanır.


2500 metreye kadar ortak bir taban üzerinde yükselen iki koniyi, yani Büyük Ağrı Dağı ile Küçük Ağrı Dağı' nı 14 Km uzunluğundaki Serdarbulak Geçidi (2687 m.) ayırmaktadır. Bu iki dağın arası kısa ağaçlarla kaplıdır. Küçük Ağrı Dağı’ nın karı yaz ortamında tümüyle kalkar.


Küçük Ağrı Dağı’ nın tam tepesinde kraterin ağzında göl halinde su birikirse de, bu çukurluğun suları yazın kurur. Yamaçlar diktir, fakat çoklukla kayalık değildir.
________________